18 Şubat 2015 Çarşamba

Karanlıkta Buldum Seni - A. Meredith Walters || KCBT || Yorum



Kitabın Adı: Karanlıkta Buldum Seni
Sayfa Sayısı: 456
Yayınevi: GO! Kitap
Seri Sıralaması: Find You in the Dark #1
Fiyatı: 17 TL
GR Puanı: 4.03/5
Puanım: 4/5

“Sen beni karanlıkta buldun ve kendimden kurtardın. Seni sonsuza dek seveceğim.”

Maggie Young, kendi deyimiyle, küçük bir kasabada, süper not ortalaması ve sıradan okul aktiviteleriyle yaşayıp giden sıradan bir kızdır. Normal bir ailesi, normal bir okulu, normal arkadaşları, kısacası normal bir hayatı vardır. On sekiz yaşına girmek için gün sayan Maggie, artık sıra dışı bir şeyler yaşamak, tutkuyla sevebileceği bir şeylere sahip olmak ister. VE KADER KARŞISINA CLAYTON REED’İ ÇIKARTIR…
Clayton Reed. Kasabadaki yeni çocuk. Kimseye yüz vermeyen gizemli yakışıklı. Geçmişinden kaçıp sığındığı bu küçük kasabada, her şeyden ve herkesten uzak durmaya kararlı. MAGGIE HARİÇ…
Herkesten köşe bucak kaçan Clayton, dış dünyayla arasına kalın duvarlar örse de Maggie o duvarların ardında neler olup bittiğini öğrenmeye kararlıdır. Çünkü tanıdığı hiç kimseye benzemeyen bu gizemli yabancıya deliler gibi âşık olmuştur. Ama o duvarların ardında yaşananlar Maggie’nin tahmin edebileceğinden çok daha korkunçtur. Clayton çok geçmeden adeta bir kelebek gibi Maggie’nin ışığına kapılıp özgürleştiğini sanır, Maggie ise Clayton’ın karanlığına hapsolur. Gün geçtikçe büyüyen bu karanlık, ikisini de yavaş yavaş yutarken onlar aşklarının her şeyin üstesinden geleceğine inanmaya devam eder. Çünkü delice bir aşktır onlarınki. Ya da belki sadece delilik…
New York Times çok satan yazarı A. Meredith Walters’tan kırık bir “ilk aşk” hikâyesi...

                           ~•~•~

Karanlıkta Buldum Seni... Turumuz için bir günde elime ulaştı bu kadar kısa sürede gelmesini beklemezken bu kadar kısa sürede bitireceğimi de tahmin etmezdim. 

Aslında kitapta artık sıradanlaşmış geçmişi sorunlu çocuk ve masum hayatı sıradan kız aşkı işleniyor. Her ne kadar artık bu konudan sıkılmış olsam da sanki bu kitapta farklı bir şeyler vardı ve bir gün gibi kısa bir sürede bitti. 

Karakterlerin işlenişi, duyguların bize verilme şekli, olayların gelişimi... Kitapta her şey yerli yerinde ve doğru oranındaydı. Belki bu kadar sevmemin nedeni de buydu. 

Clayton, geçmişi sorunlu çocuğumuz. Yaşadığı şeyler tahmin edilemez, kendine yaptıkları katlanılamaz. Maggie, hayatın monotonluğundan sıkılmış liseli kız. Bir gün okulun bahçesinde bir çocukla çarpışır ve hikaye başlar. Benim için tip olarak Clayton ve Maggie aynen şu şekildeydi... Bakalım siz ne düşünüyorsunuz?k




Kitabın çevirisi de çok akıcı bir şekilde yapılmıştı, iki üç yerdeki sorun kitabın genelini çok da etkilemiyordu. Kitabın iç dizaynı her zamanki gibi çok güzeldi. Fakat benim takıldığım nokta kapağında oldu, orijinal görsel kullanımı çok güzel olmuş ama ben yazı stilini sevemedim, oysa ki bu kapaktaki yazı stili ne kadar güzel: 


Bizde de böyle olmasını isterdim açıkçası :) 

Kısaca özetlemek gerekirse Karanlıkta Buldum Seni, adı gibi karanlıklardan aydınlığa çıkan, sonra karanlıkların en dibine hapsolan. Konusuyla diğerlerine benzer olsa da işleniş ve duygular bakımından farklı, kesinlikle zevkle olunan ve şans verilmesi gereken bir kitap. 


Facebook çekilişimize katılmayı unutmayın :) 


Katkılarından dolayı GO! Kitap'a teşekkür ederiz. 

17 Şubat 2015 Salı

Karanlıkta Buldum Seni - A. Meredith Walters || KCBT || Alıntılar

Yeni bir turda yeni bir postla karşımızdayım. Bu kez incelediğimiz kitap Karanlıkta Buldum Seni ^_^ Yorumumu paylaşmak için sabırsızlansam da bugün alıntılar postunu okuyacaksınız. :) Çok uzatmadan hemen alıntılara geçmek istiyorum. 


"Belki bizim sevgimiz, yardım etmekten çok daha fazlasını yapar, onu iyileştirirdi. Onu düzeltirdi. Onu ve her şeyi." 

"Senin olduğun bir odada Maggie, tek gördüğüm sensin. Sen her şeyi güzelleştiriyorsun, her şey senin sayende daha net oluyor. Kafamdaki deli sesleri susturuyorsun sen. Seninleyken düşünebiliyorum, hatta nefes alabiliyorum. Senin bana yaşattığın hisler, şimdiye dek yaşadığım en inanılmaz, en korkunç hisler." 

"Hayatıma giren bu güzel, bu muhteşem kız her şeyi değiştirdi. Sonunda dünyamın nasıl bir yer olacağını gördüm. Normal ve mutlu olmak nasılmış, gördüm. Bana hiç sahip olamayacağımı sandığım şeyleri verdin! Sensiz bir hayat düşünmek beni korkutuyor. Senin gülümsemeni görmeden, sesini duymadan yaşamak kabus gibi geliyor." 

"O an tek görebildiğim şey sensiz yaşayacağım bir hayattı ve bu hayat karanlık, korkunç bir hayattı, Maggie."

"Senin yanında olmaya ihtiyacım var! Şu anlamsız, berbat hayatımda bir anlam ifade eden tek şey bu..."

Ama yine, kendimi bir yalana inandırmaya çalıştığımın farkındaydım. 

"Güçlü bir akıntı beni dibe doğru çekiyordu. Güzel bir karanlığın derinliklerine doğru çekiliyordum. Ve kendimi o karanlığın içinde kaybetmekten memnundum."


"Seninim ben, Clay," dedim yumuşak bir sesle; Clay benim yanaklarımı, boynumu, saçımı öpüp dururken. "Benimsin," diye mırıldandı dudaklarını tekrar dudaklarıma bastırmadan önce." 

"Sanki tutunmaya çalıştığım buz kütlesi parmaklarımın arasında eriyip gidiyordu. Her şey iyiyken hissettiğim mutluluğu sonsuza kadar tutamıyordum elimde. Çünkü kötü şeyler güzel olan her şeyi bozmak için pusuda bekliyordu."

"Ben, bütün gece sana sarılmak, uyurken seni hissetmek istiyorum. Ben, mükemmel olmamızı istiyorum. Birbirini bizim kadar seven başka kimse olmuş muydu ki?" 

"Seni seviyorum," dedim nefes nefese. İlk söylediğimden beri, ona "seni seviyorum" demeden duramadığımı fark ettim. Her gün her dakika benim için ne kadar önemli olduğunu bilmesini istiyordum."

"Sen, her şeyimsin zaten. Bütün dünyamsım."

"Sen benl her gün kurtarıyorsun. Sen, beni mutlu eden tek şeysin. Ihtiyacım olan tek şey sensin."

Seni bırakamam. Ne şimdi, ne de başka bir zaman. SANA MUHTACIM BEN. 

"Eski halimi sevmiyordum artık. O kız geçmişte kalmıştı. Clay ise, bütün kusurlarına rağmen, benim geleceğimdi."

"Bence hayat, 'belki'lere takılıp kalmak için fazla kısa." 

"Seninleyken kendimi kontrol edemiyormuşum gibi hissediyorum. Sanki çırılçıplakmışım, ilk defa birisi içimi olduğu gibi görüyormuş gibi geliyor."

"Biz birbirimize aittir. Hayatlarımız açıklanmayacak bir şekilde iç içeydi ve aramızdaki bağ inkar edilemeyecek kadar yoğundu. Ona elimden gelen her şeyi vermek istiyordum. Sevildiğini, ona değer verdiğimi bilsin ve kendini iyi hissetsin istiyordum." 

En kusursuz anılar, unutması en çok acı verenlerdir. 

"Tenim tenine değince gözlerini tekrar kapattı. Iyi olması için gereken tek şey benmişim gibi. Keşke öyle olsaydı." 

Sen beni yavaş yavaş öldürüyorsun!

"Hissediyor musun? Senin o kalp. Sonsuza kadar senin olacak!"

"Bazen, aşk her şeyi kurtarmaya yetmez ve yapabileceğin en iyi şey bırakıp gitmek olur. Ne kadar canını yaksa da..."

Seni öyle çok seviyorum ki, bazen canımı yakıyor bu aşk.